Freud'un Ruh Anlayışı
- Pedagog Psikolog Peri Dilbaz
- 21 Ara 2021
- 1 dakikada okunur
Freud hislerimizin, inançlarımızın, içgüdüsel arzularimızın ve duygularımızın bilinçaltında gömülü olduğunu ve bu yüzden bilince kapalı olduğunu söyler. Bununla beraber Freud'un bu kuramını daha iyi anlamak için, bir buzdağı düşünün....Buzdağını kuşatan su bilinçdışıdır. Bu bilinçin bir parçası haline gelmemiş her şeyi kapsar, yaşamadığımız ve henüz farkında olmadığımız şeyler vardı, dolayısıyla onlar bizim kişiliğimizin ne bir parçasıdır ne de onu şekillendiren şeylerden biridir. Buzdağının su yüzeyinde görünen üst kısmı bilinçtir ve bu sadece kişiliğimizin çok küçük bir kısmıdır. Kendimiz hakkında sadece bu kısmı tanıdığımızdan, kişiliğimizin nelerden oluştuğu hakkında çok az şey biliyoruz. Buzdağının bu üst kısmı, yani bilinç düşünce, algı ve günlük idrak etmeyi kapsar. Bilincin hemen altında önbilinç ya da altbilinç yer alır. Altbilinç, bilinçimizin aktif bir parçası değil ama istediğinde altbilinçe ulaşabilir, sadece biraz kazmak gerekir. Çocukluk hatıralarımız, eski telefon numaralarımız, çocukluk arkadaşlarımızın adları ve belleğimizin derinliklerinde kayıtlı benzeri diğer hatıralar altbilinçte yer alır. Süperegonun bulunduğu yer de altbilinçimizdir. Biz sadece buzdaginin görünen küçük üst kısmının farkındayız, halbuki buzdağının şu altında kalan kısmı, yani bilinçaltı inanılmaz bir genişlikte olup kişiliğimizin ulaşılmaz gömülü katmanlarını içermektedir. Korkularımız, ahlaki olmayan arzularımız, yaşadığımız utanç verici şeyler , bencil arzular, rasyonel olmayan istekler ve kabuledilmez cinsel arzular gibi şeyler kişiliğimizin bu derin gömülü kısmında yer alır. İd'in yer aldığı bölümde burasıdır. Ego, sözkonusu bu buzdağının herhangi bir bölümüne has bulunmaz, her üç kısımda, yani, hem bilinçte hem altbilinçte hem de bilinçaltında bulunabilir. Sigmund Freud'un psikoloji ve psikiatri alanı için etkisi inkar edilmeyecek bir gerçektir.
Comentários